Özne Nasıl Susturulur?

Stok Kodu:
9786052133156
Boyut:
14,00 x 21,00 cm
Sayfa Sayısı:
255
Baskı:
1
Basım Tarihi:
Nisan 2018
Çeviren:
Özge Soysal & Ümit Edeş
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
%25 indirimli
170,00TL
127,50TL
9786052133156
436162
Özne Nasıl Susturulur?
Özne Nasıl Susturulur?
127.50
Serge Lesourd, Jacques Lacan'ın söylem türleri kuramından ve uzun yıllara dayanan klinik deneyimlerinden yola çıkarak, önceki çalışmalarında ele aldığı öznel ıstırabın yeni ifade biçimlerini tartışmayı sürdürüyor. Yazar, postmodern laf ebeliklerinin şekillendirdiği yeni toplumsal ilişkilerin, psikanalizin temel öğretilerinden biri olan “Doyum, her insani yaşamın bencil amacıdır” saptamasını çok iyi benimsediğini, ancak hemen onu izleyen bir diğer öğretisini unuttuğunu hatırlatıyor: “Her zevk, grup yaşamındaki bağları korumak için sınırlı ve tamamlanmamış kalmak durumundadır”. Günümüzün liberal pazar ekonomisi tarafından belirlenen “her zevkin sınırsız ve herkes tarafından ulaşılabilir olması” kuralı hem öznelleşme süreçlerinde hem de insani ilişkilerde etkilerini giderek artan depresyon, stres, anoreksia, hiperaktivite, intihar, bağımlılıklar, şiddet, yıkım, kabalık, zorbalık, cemaatleşmeler, kapalı narsistik gruplar gibi bireysel ve toplumsal patolojiler altında gösterirken, öznenin bu türden bir kapalı sistemde, belirsizlik ya da aşırılık hallerinde bulabildiği tek çıkış yolu çoğunlukla kendi bedeni ya da ötekinin bedeni olmaktadır. Psikanalitik kuramın kavramlarının ustalıkla işlendiği ve incelikli bir klinik duyuşla örülen bu kitap, özneyi ve öznelliği susturan her türlü söylem karşısında okuyucusunu da sadece sözü almaya değil, sözü etik bir yerden almaya, sabırla ve dikkatle bekleyip dinlemeye, özenle ve özgürce üretmeye de teşvik ediyor. Tanıtım MetniTanıtım Metni
Serge Lesourd, Jacques Lacan'ın söylem türleri kuramından ve uzun yıllara dayanan klinik deneyimlerinden yola çıkarak, önceki çalışmalarında ele aldığı öznel ıstırabın yeni ifade biçimlerini tartışmayı sürdürüyor. Yazar, postmodern laf ebeliklerinin şekillendirdiği yeni toplumsal ilişkilerin, psikanalizin temel öğretilerinden biri olan “Doyum, her insani yaşamın bencil amacıdır” saptamasını çok iyi benimsediğini, ancak hemen onu izleyen bir diğer öğretisini unuttuğunu hatırlatıyor: “Her zevk, grup yaşamındaki bağları korumak için sınırlı ve tamamlanmamış kalmak durumundadır”. Günümüzün liberal pazar ekonomisi tarafından belirlenen “her zevkin sınırsız ve herkes tarafından ulaşılabilir olması” kuralı hem öznelleşme süreçlerinde hem de insani ilişkilerde etkilerini giderek artan depresyon, stres, anoreksia, hiperaktivite, intihar, bağımlılıklar, şiddet, yıkım, kabalık, zorbalık, cemaatleşmeler, kapalı narsistik gruplar gibi bireysel ve toplumsal patolojiler altında gösterirken, öznenin bu türden bir kapalı sistemde, belirsizlik ya da aşırılık hallerinde bulabildiği tek çıkış yolu çoğunlukla kendi bedeni ya da ötekinin bedeni olmaktadır. Psikanalitik kuramın kavramlarının ustalıkla işlendiği ve incelikli bir klinik duyuşla örülen bu kitap, özneyi ve öznelliği susturan her türlü söylem karşısında okuyucusunu da sadece sözü almaya değil, sözü etik bir yerden almaya, sabırla ve dikkatle bekleyip dinlemeye, özenle ve özgürce üretmeye de teşvik ediyor. Tanıtım MetniTanıtım Metni
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat